24 Aralık 2014 Çarşamba





      Yine burama kadar geldi,yazmalıyım diye düşündüğüm de ,aslında kafamdan geçenleri aynı şekilde son yazımda yazmış olduğumu farkettim. Ve daha çok kızdım kendime. 
       Meğer ben aylardır aynı yerimde, ne ileride ne geride tam aynı yerimde sayıyormuşum. Eylül den bu yana hiç ama hiç bir şey değişmemiş. Aynı şekilde boş yere sevinmiş aynı şekilde o okyanusta boğulmuşum. Üstelik ne bir umut ışığım oldu ne de bunu devam ettirecek başka bir dayanağım,gücüm..
       Ben kendimi sabırsız bilirdim, görüyorum ki aslında o kadar da değilmişim..Bu kadar zamanda anlık sevindiren hisler ve hemen geçip acıtan izlerini ,kendime çektirtmeye devam etmemin başka bir açıklamasını bulamıyorum.Mantıklı da bilirdim kendimi..Hala da mantıklı olanın kesin ve kat'i bir kararla her şeyi bir çırpıda silmek olduğunu biliyorum.Bunu yapabilecek gücün de var olduğunu biliyorum,çünkü babası tarafından silinmiş bir evlat olarak silemeyeceğim hiç kimse yok bu hayatta-annem hariç-. Ama bile isteye canımı yakıyorum, bundan zevk de değil acı duyuyorum . Belki de hiç bir umut ışığı görmememe rağmen hala bir çocuk gibi bekliyorumdur onu. Hala salak gibi bekliyorumdur..Hayallerimde yaşatıp sonlandıramadıklarımı deli gibi bekliyorumdur .Bir gün yaşanacaklarına bir aptal gibi inanıyorumdur.