27 Mart 2013 Çarşamba

İnsanız ya her dakika her an bir şeyler öğreniyoruz.Annemizden,sevgilimizden,komşumuzdan ya da bir yabancıdan hiç fark etmez. Mesela en son bir yabancıdan insanlığın hala ölmediğini öğrendim.Günümüz çağında yaşayan insnaların bir çoğundan ümidi kesmişken hiç tanımadığım bir yabancı bana umut ışığı oldu.Taksimin ortasında düşürdüğüm kartlarımı bulup bana ulaştı ve teslim etti.Kartlarımı sağ salim bulmamdan daha sevindiriciydi böyle insanlıkların hala yapılıyor olabilmesi..
Yine yakınlarda kuzenimin teşviki sonucu dışarı çıktığımız günden bir şeyler daha öğrendim.Hava buz gibi,ara sıra gri bulutlar yağmur bırakıyor,sokaklar hatta İstiklal Caddesi bile bomboş ve biz kardeşim kadar yakın olan kuzenimle bir sürü yol arşınladık yürüyerek.Ve o kadar eğlendim ki o gün; havanın,koşulların ne olursa olsun yanımızda kafa dengi,sevdiğimiz biri varsa her yerin güzelleştiğini anladım.Bütün olumsuzluklardan güzellikler,kahkahalar çıkarabiliyorsunuz.Sıcacık evimde oturduğum 3 günden daha değerliydi o soğukta sokaklarda yürüdüğüm gün.

Çok çok yakınlarda öğrendiğim bir mevzuu da mutsuzluk bulaşıcı arkadaşlar.Bu klişe cümleyi hep duyar,okurdum bir yerlerde ama birebir yüzleşince iyice bir sindirdim,hazmettim.Yanında oturan insan mutsuz ise eğer ve bu kişi sizin değer verdiğiniz bi insansa sizde anında mutsuzluk otobüsüne biniyorsunuz.Keyfiniz kaçıp gidiyor,negatif enerjinin kölesi oluyorsunuz.Tabii bunu tersine çevirmek de mümkün.Ne kadar mutluysak,gülüyorsak çevremizde bundan o kadar etkileniyor.Sanırım ben daha çok ikinci gruba dahil oluyorum..

Bu arada geride bırakıp, el salladığımız sene de acı da olsa belki de hayatımda öğrenebileceğim en mühim şeyi öğrendim:Herkese ederi kadar değer vermek! Nasıl doğru nasııl,her bir harfi doğru hemde.Sizde benim gibi her sevdiğiniz insana sevginizi hiç bir açık kalmayacak şekilde %100 gösteriyor,onlar için sınırlanızı zorluyorsanız şimdiden geçmiş olsun.Bir durup düşünmek lazım.O da sizi o kadar seviyor mu? Sen yapıyorsun ama o da senin için bir şeyler yapabilir mi? Değer verdiğin insanın değeri ne kadar ki sen ona o kadar değer veriyorsun? İşte bunları düşünmeyip bir gece ansızın  3 kuruşluk insana verdiğiniz 5 kuruşluk değerden arta kalan 2 kuruşa satıldığınızı öğrenip öylece kalırsınız.Kalmayın,düşünün!

Sonra aşk denen bir mesele var ki her an her yerde bu duyguyu tadabilir,ağlarına takılabilirsiniz.Bu duyguyu yada buna yakın ne hissederseniz hissedin ne yaşarsanız yaşayın her açtığınız yeni sayfada bütün bildiklerinizi unutursunuz.Önceleri içinizi yakan,nefesinizi kesen ne varsa unutur önünüze bakarsınız.Her seferiniz ilk olur,en başka olur.Taa ki 'önceki' konumuna gelene kadar.